Aydın’ın aydınlık olmayan akşamında sesini duymak için seni aradığımda, bana hiç duymak istemeyeceğim bir ses tonuyla yanıt verdin. Aynı kaderin aynı rolünü yaşamak senin de payına düşmüştü 2009 Şubatı’nın 19. gününde. Bana İzmir’i büyülü bir kent yapanların başında geliyordun ve o an bütün bir İzmir karanlıkara gömülmüştü benim için. Kanser, sizin ailenin de kapısını ansızın çalmış; senin de babanın yakasına yapışmıştı. O da İzmir’in hastanelerinden birinde başlamıştı bu ölüm kalım savaşına. Bunca kader benzerliği içinde rahmetli babanın en büyük farkı, eşi ve çocuklarıyla birlikte bu zorlu mücadelede yol almış olmasıydı.
Artık bütün bunların hiçbir önemi yoktur. Babalar, ölmek içindir. Böyle olması gerektiği için belki de onlara “baba” sıfatı bahşedilmiştir. Bu hayatta… Ah bu hayatta… Hayatımızdan eksik olmayacak tek şey; “ölüm” değil midir..!
—
facebook’evreni ] facebook sayfası ] twitter’evreni ] RSS abonelik
e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Ne güzel demiş şair;
‘Bütün derinlikler sığ
Sözcüklerin hepsi iğreti
Değişen bir şey yok hiç
ölüm hariç.
Aynı gökyüzü aynı keder.’diye
Ölüm değişen mi , değişmeyen tek şey miydi? Ölüm değişmezdi , ama değiştirirdi belki (?)…
bir yıldır babam’la başlayan cümleler kanser’le devam ediyor, bir yıldır cümlenin sonuna ölüm girmesin diye babamla beraber direniliyor.. değişen yalnızca hastane adları ve raporlar değil zamanın kum saatinden boşaldıkça savruluyoruz hepimiz.. gidilen yollar, ilaçlı koridorlar, çaresiz bakışlar, beyaz doktorlar, beyaz duvarlar, beyaz saçlar.. kum azaldıkça, saçlarımız ağarıyor, günler aktıkça umut yarınlara erteleniyor.. bir senedir zamanı avuçluyorum, akmasın diye, gitmesin diye, o elimizden kayıp yitmesin diye…
sabırlar diliyorum evrencim, diğer babalardan duanı eksik etme..
“Babalar, Ölmek İçindir”
Çok etkileyici bir başlık olmuş. Bu başlık yazını okumak için tek başına yeterlidir; velev ki yazında kayda değer bir şeyler olmasın. Hatta bir şey yazmasan bile olurmuş!
Yazına ait yorumları diğer yorumculara bırakıyorum.
Yazılarından dolayı ve bilhassa da lisan konusundaki hassasiyetin için seni takdir ettiğimi belirtmeliyim.
Saygılar…
ne zaman yazıcaksın yaa :(
Evren, Baban için beslediğin duygular beni inanki çok etkiledi başınız sağolsun Rıfat ılgaz’ın dedeği gibi: “Varolmak ya da olmamak işte mesele bu” Cahit Sıtkı’nın dediği gibi: “Öldük, ölümden bir şeyler umarak” hepimiz birgün o ebedi yolculuğa çıkacağız.
Merhaba Evren. bu duyguyu ben de yaşadım okuyunca da çok duygulandım.
babalık çok değerli bir duygu olsa gerek. dün akşam tvde askerlikle ilgili eledim türküsü çalınca babam da kendini tutamadı. aramızdan kaçtı gittti ve çok içten ağladı. işte o zaman anladım ki çok kutsal bir duygu. babası olmayanlara allah sabır versin. allah’ın en zor imtihanları peygamberlere olmuştur. peygamber efendimiz çok küçük yaşta anne babasını kaybetmiş.
Ayrılıklar ve ölümler üzerine mahsun biten ilk şarkı bu değilki. Bu hayatı sevmeliyiz yaşamaktan yorulsakta..
Merhaba e-vren Abi :) Ben uzun bir süredir bir tesadüf sonucu :) seni takip ediyorum.. Yazıların gerçekten çok güzel. Ben bu duygunun nasıl bir duygu olduğunu bilmiyorum ama herhalde ”sözün bittiği yer” dedikleri böle birşey olsa gerek..
Biliyorum bu sayfaya böyle bir tarz soru çok saçma olucak, belki de kızıcaksın ama uzun zamandır bekliyorum… senin Cumhuriyet Töreninde (eski sayfalarda ) bir yorum var MUSTAFA ÇETİN diye sadete geliyorum kızma :D o bir edebiyat öğretmeni mi acaba ? cvp verirsen eğer çok memnun kalırım ..
Evren,
Duydulandım.Babasını kaybeden biri olarak Allah Rahmet eylesin.Göz yaşıma engel olamadım.Çünkü Baba demeyi çokk özledim.Babamı çok seviyorum.Duygularını paylaşıyorum.
teşekkürler evren.babasını kaybetmiş biri olarak bende sizler gibi çok duygulandım
12.04.2006 09.23
Daha az uyurdum
Daha fazla görmek için seni…
Şimdi uyuyorum
Belki görebilirim diye seni…
ayrılık olmasaydı..