İnternet Günlükleri serisinin beşincisiyle birlikte bu projenin birinci ayı da geride kaldı. Pazartesi sabahları yayına girecek şekilde hazırlanan internet günlüğü’nün bu haftadan itibaren cumartesi sabahları yayımlanmasına karar vermiştim ancak olmadı. Böylesi geniş içeriğe sahip bir blog yazısını yayına hazırlamak için en ideal gün yine pazar günüymüş, onu anladım. Bu yeni bölümden de en az bir tane işinize yarayacak bilgiyle ayrılmanızı diliyorum. Yazım hataları, bozuk bağlantılar veya herhangi bir öneriniz varsa lütfen benimle paylaşın. İyi okumalar.
- Periscope‘ta canlı yayına çıkmaktan, Instagram‘da anlık video paylaşımı yapmaktan, Vine‘da gırgır şamatadan sıkıldıysanız çözümü var: LeadTime, 60 saniyelik videolarınızı geleceğe gönderiyor.
- “Ben yine Persicope‘ta kalayım ama Twitter‘dan da çıkmadan canlı yayınları seyredeyim” dersen sana bir müjdem var.
- Kendisini Dijital Medya Zirvesi’nde dinleme keyfini yaşadığım Haydar Özkömürcü, dijital markaların bize kazandırdığı ikinci mesleklerle ilgili hoş bir çalışma hazırlamış. “Google, herkesi çaycı yaptı” demiş; o nasıl oluyor anlamadım ;)
- Aramızda ünlü var mı? Varsa, Facebook‘un ünlülere özel hizmeti Mentions‘la ilgili yeni gelişme için sizi şöyle alayım.
- Mobil Facebook’u istediğiniz gibi kişiselleştirmek, örneğin artık çok sıkıldığınız Facebook mavisini portakal turuncusuna çevirmek isterseniz az enerji harcayan Folio for Facebook adlı harika bir android uygulaması var.
- Facebook Messenger‘ı çok sık kullanıyor ancak ondan daha verimli bir şekilde faydalanmak istiyorsanız buyurun size 10 maddelik ipucu.
- İnternette büyümek ve arama sonuçlarından verim almak için Google Analytics ile A/B Testing‘e başvuruyor ama çok da sonuç alamıyorsanız Muhammed Tüfekyapan‘ın yazısı belki size yardımcı olur.
- Google Play Store‘dan akıllı telefonunuza bahsi geçen 13 zararlı uygulamadan birini indirdiyseniz telefonunuzu fabrika ayarlarına döndürmek zorunda kalabilirsiniz. Hatta bunu hemen şimdi yapın!
- Temeli videoya dayanan “Türkiye’nin yeni sosyal medyası” sloganına sahip Scorp‘ta sülalenizi toplayıp farklı bir videoblog deneyimi yaşayabilirsiniz.
- Diğer bir yerli girişim de Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri tarafından “Türkiye için üretilmiş bir sosyal ağ” sloganıyla hizmete sunulan Ayneen. Günlük hayatta çok sık kullandığınız bu ifadeyi, dijital dünyada da aynı sıklıkta kullanacak mısınız bakalım.
- Sağlık Bakanlığı Facebook‘tan çıkmıyor; Gençlik ve Spor Bakanlığı da YouTube‘da çok iyi. Instagram‘a ise damgasını Başkabakan Ahmet Davutoğlu vurmuş. Bakan ve bakanlıkların 2015 sosyal medya karnesi bir hayli renkli.
- Yeni medya söylemi bile artık eskimişken haberciliğin dijitalleşen dünyada ne yöne evrileceği konusunda herkes yazıyor çiziyor. Kamil Mehmet Özkan ise haberciliğin dönüşümünün gerçekleştiği yönündeki iddiasını bakın nasıl destekliyor.
- Çok fazla kod bilgisi gerektirmeden kendi mobil uygulamanızı yapmanızı sağlayan Türkçe dil destekli GoodBarber‘i bir kurcalayın bakalım. Ne de olsa gelecek internette, gelecek kendi söküğünü dikebilen terzilerde!
- Aşağıda yeni başvurularını hatırlattığım Facebook Pazarlama Ödülleri‘ni geçmiş yıllarda hangi kampanyalar kazanmış göz atmak ister misin?
- Sosyal medya paylaşımlarınızı ileri tarihli yapmanızı sağlayan Hootsuite‘ten sıkıldıysanız (ki ben hiç sevememişimdir) size Postcron‘u öneririm.
- TÜBİTAK tarafından desteklenen “Muhafazakârlarda Televizyon İzleme Eğilimleri: Kimlik, Popüler Beğeni ve Sınırlar” projesinin artık bir blogu var: Popülüler Beğeni
- Blog yazısı yayımlamak için en uygun gün pazarları 12.00-13.00 saatleri arası. Peki Instagram, Facebook ve Twitter paylaşımları için en uygun saat kaç? Bugüne kadar yapılmış en kapsamlı araştırmanın sonuçlarını mutlaka not edin.
- İnternet ve teknoloji bağımlılığına dikkat çeken Yeşilay‘dan hepimizin okuması gereken uyarılar var: Bağlan ama bağımlı olma!
- 100 günde 1 milyar 700 milyonu aşkın kişinin kullandığı Twitter‘ın anket uygulamasındaki 24 saat süresi, 5 dakika ile 7 gün arasında değiştirilebilir bir özellik kazandı.
Bloglar
- Linkedin üzerinden yapılmaya çalışılan ilginç bir dolandırıcılık hikayesini Ali Alpaslan Karaca anlatıyor.
- Pazarlama blogları ilginizi çekiyorsa Necip Murat‘ın 2016’da mutlaka takip edilmesini önerdiği ‘7 yerli pazarlama blogu’ da ilgini çekebilir; mesela benim çekti.
- Kriptoloji nedir bilmiyor, Sezar’ı sadece bir salata çeşidi sanıyorsan Ahmet Uçar, Sezar şifrelemeden açık anahtarlı şifrelemeye kadar şifreleme biliminin ayrıntılarını önüne seriyor.
- 1991 yılında “2000’li yıllarda oturduğumuz yerden alışveriş yapılacağı” öngörüsünde bulunan Prof. Dr. Oğuz Manas‘ın oğlu Alphan Manas, internetin geleceği hakkında yıllar önce mesaj veren babasını dikkate almayıp dinlemediği için pişmanlığını dile getiriyor.
- Swarm’da erkeklerin erkekleri, kızların kızları eklemesinin sebebini biliyor musunuz? Ben bilmiyorum çünkü hiç Swarm kullanmadım ama Sibel Hoş, sosyal ağlardaki ayak seslerimizi gayet hoş özetlemiş.
- Blogu ciddiye alan biz blog yazarlarının üzüldüğü konuların başında terk edilen veya çöplüğe dönen bloglar geliyor. (Hatta önümüzdeki hafta Blog Yazarları Çalıştayı’nda da değindiğim konuyla ilgili bir yazı yayımlayacağım) Gökhan Tekin de blogunuzun çöpe dönüşmemisi için alacağınız önlemleri 5 maddeyle özetliyor.
- Sosyal medya kurallarını sıralayın desem bunu kaç maddeyle yapardınız? Zahmet etmeyin; Selçuk Kara, genel sosyal medya kurallarını 8 maddede çok güzel toparlamış.
- Blogundaki yazıların okuyuculara fayda sağlayıp sağlamadığını kontrol etmek ya da bundan sonrası için faydalı içerikler hazırlamak istiyorsan arkana yaslan ve Timur Demir‘in listesini tek tek kontrol et.
- “Ben de meşhur olmak ben de ünlü bir blog yazarı olmak istiyorum ne yapmalıyım?” diye soruyorsan Alp Bolat “blog yazarları yazılarıyla meşhur olur” ana fikirli bir yazı paylaştı.
- Pinquitte‘nin yazarı Aycan Doğanlar‘ın sevgilisi çiçeği burnunda blog yazarı Kaan Çapkın, yılın ilk blog yazısını yazdı: Oh hayat sana güzel Havacı Kaan ;)
- Blogunda her gün en az 50 kelime yazacağı iddiasında bulunan Fırat Demirel, ikinci gününde ‘bugün ne pişirsem’ benzeri bir kaygının kucağına düştü.
- İnternet Günlükleri’nin yeni bölümünü hazırlarken yüzlerce içerik arasında çıktığım yolculukta beni en çok etkileyen yazı Sezer İltekin‘in imzasını taşıyor: Polis amca neden korktunuz ki bizden?
- Sosyal medya güvenliği hepimizin dikkat etmesi gerektiği bir konu. Tuğçe Çamsarı, Adam Levin‘in kitabından yola çıkarak konuyla ilgili son derece faydalı bir yazı yazdı.
Etkinlikler /Edebiyat
- Bu yıl beşincisi düzenlenen Facebook Ödülleri (Facebook Awards) için başvurular 31 Mart 2016’ya kadar devam ediyor. Bu yıl ilk kez tüm başvuru ve değerlendirme süreci mobil üzerinden yapılacağı yarışmada 1 Şubat 2015 ve 31 Mart 2016 tarihleri arasındaki Facebook Pazarlama kampanyaları yarışacak. [Kaydol, kaçırma]
- Türkiye’nin ilk ve tek uluslararası buluş fuarı İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı ISIF’16 03 – 06 Mart 2016 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde yapılacak. [Kaydol, kaçırma]
- Resim, fotoğraf, video, heykel, seramik, yerleştirme ve yeni medya gibi çağdaş sanatın tüm ifade biçimlerine yer veren toplam 30 bin TL ödüllü “Akbank Günümüz Sanatçıları Ödülü Yarışması”na başvurular 4 Ocak – 2 Nisan 2016 tarihlerini arasında kabul edilecek. [Kaydol, kaçırma]
- Ücretsiz yazılım geliştirme eğitimi almak, teknolojiyi kullanan değil üreten bireylerden biri olmak ister misin? Üstelik bu eğitimi her biri Anadolu Lisesi öğrencilerinden alabilirsin. Haydi zıpla!
- Bir kod yazım eğitimi de İBB Gençlik Meclisi’nden. 7-9 ve 10-12 yaş gruplarına ücretsiz verilen kod yazma eğitimi Coding İstanbul Projesi‘ne başvurmak için ilk adımı atabilirsin.
- İzmir Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen Attila İlhan Şiir Ödülü Yarışmasına katılmak için 21 Nisan 2016 tarihi son gün. Karşıyaka Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’ne ulaştırılan şiirler arasından yapılacak değerlendirme sonuçları İlhan’ın doğum yıl dönümü olan 15 Haziran 2016 tarihinde açıklanacak. [Kaydol, kaçırma]
- Almanya’nın saygın edebiyat ödüllerinden Rücket Ödülüne Türkçe edebiyat alanında Sema Kaygusuz layık görüldü.
Şaşırdıklarım / Sevindiklerim / Üzüldüklerim
- Bir otomobil devi, sosyal medyanın devlerini reklam malzemesi yaparken sosyal mesaj vermeyi de başarabilir mi? Konu Volkswagen ise neden olmasın?
- Coca Cola‘nın içinde 9 miligram kokain var. Ünlü içecekle ilgili çok şaşıracağınız 7 özellik daha sıralayabilirim.
- Dünyanın ilk büyük siber saldırısının 1982 yılında yapıldığını, en genç siber saldırganın da 15 yaşında 1.2 milyar dolarlık zarara yol açan Michael Calce olduğunu biliyor muydunuz?
- Financial Times tarafından yayınlanan rapora göre Apple Music‘in 10 milyon, Spotify‘nin 20 milyon ücretli abonesi var. Toplam 75 milyon kişiyse Spotify üzerinden müzik dinlemenin çabasında.
- Dronelara karşı özel bir ilgim var. Onlarla çekilmiş birçok videoyu seyrederim. Az sonra seyredeceğiniz video ise dronelarla bugüne kadar yapılmış en olağanüstü gösteri desem?
- Kepçe çalışmalarını nerede olsa durup seyreden halkımızın bu fantezisini internet başında da yaşatmaya çalışan bir girişim keşfettim. Her şeyin internet sitesi açılıyor da bunun niye açılmasın ;)
- İlginç bir internet sitesi de hayvanlarla ilgili açıldı. Türkiye’nin ilk hayvan haber sitesi ajanimo.com‘un sloganı da dikkat çekici: Hayvan gibi habercilik yapıyoruz!
- Türkiye Yayıncılar Birliği İkinci Başkanı Fahri Aral, Çukurova 9. Kitap Fuarı’nın basın toplantısında 2015 yılına ait Türkiye yayıncılık verilerine göre Türkiye’de 2015 yılında kişi başına 8 kitap düştüğünü açıkladı.
Sevindim Adamkarga ;) Bu arada son yazını okudum ve oradaki anlatımını, üslubunu çok ama çok beğendim.
Adamkarganın bu günlükten nasibi bi uygulama ve okumadığı iki yazı oldu ^^
Takip edebileceğin yeni bloglar keşfetmene vesile olduğum için sevindim Cem ;) İnternet Günlükleri için takip listesine ekleyeceğim onlarca blog da sırada bekliyor ;) Bu arada Kaan‘la Blog Yazarları Çalıştayı’nda tanışmıştık ;)
Havaci Kaan ve Fırat Demirel güzel bloglar. Sayende böyle iyi bloglari taniyoruz. Bu köşeyi seviyorum o yüzden . Klavyene sağlık
Teşekkürler Elif ;)
valla bravo, müthiş bir emek. Blog yazısı böyle olur.
Uyarın için teşekkür ederim Sezer, bozuk linki düzelttim. Phantomların şeklini oldum olası sevemedim, bana çok kaba geliyor. Ama çekim konusunda gerçekten çok büyüleyici. Geçen birinin böyle pervaneli drone çekimlerini seyrettim, bütün görüntülerde tepeden pervaneler görünüyordu ;) Ya cihaz ucuz bir şey ya da arkadaş pervane görüntülerinden hiç rahatsız olmamış hepsini koymuş youtube’a ;)
Lily’i biliyorum evet fakat fiyatına bakma gereği duymadım hiç. (Pahalı olduğundan emindim çünkü) Benim favorim, videolarını izlemeye doyamadığım DJI Phantom. Hele kullanım videolarını izlerken, “bu da drone mu ya, bu kadar kolay kullanılır mı uçan bir alet” diye anlamsızca sitem ettim :) Zira benim çin malı drone’umu kullanmak tam olarak profesyonellik istiyor(du). Gözünü üzerinden bir an çekersen onu bir binanın duvarından, bir tepenin arkasından ya da beton zeminden kazımak zorunda kalabilirsin. En son, alçak seviyelerde sakin fakat biraz yüksekte aşırı rüzgarlı bir havada uçurmaya kalktım, rüzgara kapılıp kayboldu gitti. Ondan geri hatıra da bu fotoğraf kaldı :) Ama içinde hafıza kartı var ve kartta, içinde iletişim bilgilerimin bulunduğu bir text dosyası var. Kim bilir, belki bir gün bizim dört kanat geri gelir…
Ben de teşekkür ederim Mustafa ;)
Çok emek verilerek özenle yapılmış bu yazıyı başından sonuna kadar sıkılmadan okudum. Haftanın özeti gibi çok güzel. Devamını sabırsızlıkla bekliyoruz.Emeğinize sağlık paylaşım için TEŞEKKÜRLER.
Teşekkür ederim Sezer, senin de kalemine sağlık; bir polis abisi olarak çok etkinlendim hem olaydan hem de mektuplardan. Madem sen de drone meraklısısın Lily’yi kesin biliyorsundur. Geçen yıl çok çok komik bir fiyata ön siparişe de çıkmıştı da sipariş vermemiştim. Şimdi fiyatı 899 Dolar olmuş. Lily’nin videolarını seyrederken en çok cihazın sempatikliğine hayran kalıyorum ;) Aklıma da hep dronelar uçarken gittiği yerden ya gelmezse diye gelimişti daha dün; meğer aklıma gelen senin başına gelmiş; geçmiş olsun.
Yine dolu dolu bir internet günlüğü olmuş. Maddeleri tek tek inceleyip linkleri arka planda açarken kendi ismime rastlamak hoş bir ayrıntı oldu benim için. Bu arada ben de Drone’lara hastayım ve paylaştığın video fena halde ilgimi çekti. Drone’lar gelecekte her yerde olacak. Bu arada neredeyse 1 yıldır kullandığım ve defalarca tamir ettiğim Çin malı oyuncak quadcopter’imin rüzgara kapılarak farklı ufuklara yol alması sonrasında böyle bir video izlemek içimin hüzün kaplamasına sebep oldu :)