ÖNCE FES, SONRA KEP

Evimizin en küçüğü mezun oldu. Annemin son göz ağrısı, en gözdesi bugün üniversite kepini aldığı gibi havaya fırlattı. Hem de 1 değil, 2 değil, 10 defa :)

Canım Efe’m, İbrahim’im… O, sülalenin hem tek efesi, hem de semazeni. Ama bizim evimizin en küçüğü, karayağızı, Emine Ninemizin tabiriyle çekirdeksiz üzümü :) Bugün onun günüydü, çünkü mezun oluyordu. Önce ekip arkadaşlarıyla bir halkoyunu gösterisi sergilediler sonra fesleri çıkarıp kepleri giydiler. Annemim en gurur duyduğu günlerden biriydi. 3 kardeşin aynı üniversitede aynı yerleşke içinde okuyor olması, çoğu kişi için büyük bir şans ve ilginç bir durumdu. Seneye üçümüz de aynı anda ADÜ’ye veda ediyoruz. Bu daha da ilginç olsa gerek :)

Aliye’nin Küçük Oğlu’na Selam Söyleyin :) 
Drama hocamız Ruken Hanım’ın daveti üzerine Yaşlılarla gerçekleştirilen bir AB projesinin kokteyline katıldık. Projeye büyük destek veren Ayla ALGAN da oradaydı. Projede, evde tek başına yaşayan yaşlılarla farklı drama etkinlikleri gerçekleştirilmiş, gerçek hayatı oyunlar eşliğinde sorgulamları sağlanmıştı. Bu proje sayesinde yalnızlıklarını unutmalarına, üretken ve aktif hale gelmelerine yardımcı olunmuştu. Bugün proje kapsamındaki yaşlılar kalabalık bir topluluğun önünde aylardır çalıştıkları drama yaşantısını sergiledir. Sonrasında da kokteylde proje çalışmaları boyunca çizdikleri resimler, ahşap boyamalar sergilendi. Ayla ALGAN, drama okulu açmıştı ve Aliye dizisinin şirin çocuk oyuncusu da onun öğrencisiyidi. Onu benim için ısırın dedim ama Ayla Hanım artık Binbir Gece’nin çocuk karakteriyle meşgulmüş :) Aliye’nin oğlunu ilköğretim 1. sınıfa kaydettirmiş :)


e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bu yazıya katkı sunun