Herkes döndü; bir sen dönmedin. Bir sen aramadın bunca zaman. Gözüm yolda, kulağım telefonda… Bir seni bekledim; her şeyi unutup. Yürünmüyor artık buralarda sensiz. Koca bir şehir, yokluğunun mahzunluğunda sanki. Yağmur, eskisi gibi tat vermiyor ve sen yoksun diye toprak, kokusunu taşımıyor odama kadar. Ses olup kaybolup gittin boşlukta. Okur musun çıkmayan sesimin cümlelerini?
Elleriyle kulaklarımdan tutup yukarı kaldırırdı dedem bizi çocukken ve “Bak bakalım denizi görebilecek misin?” derdi. Küçücük boyumuzla dedemin boyuna kadar yükselince, karşıdaki denizi göreceğimizi sanırdık. Oysa karşıda deniz meniz yoktu. Ufacık boyumuzla çok yükseklere çıktığımızı sanardık tuhaf bir duyguyla. Dedemin kulaklarımdan tutup beni havaya her kaldırışında bir türlü denizi göremeyişime üzülürdüm. Kulaklarımın acısına rağmen İzmir‘e bakmaya devam ettim ısrarla, denizi görebilmek için. Ve bir gün son buldu bu oyun…
e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.