3 Kasım 2008, 11A sınıfı. Dolanan dilim, titreyen ellerimle karşılarına çıktığım ilk sınıfım. Yedi ay boyunca yaşanacak bir rüyanın ilk günü…
12 Haziran 2009… Gelmesini hiç istemediğim ayrılık vakti gelip çattı tüm ağırlığıyla. Yürekten inanarak yerine getirmeye çalıştığım öğretmencilik’i kağıt üzerinde resmen sonlandırmama saatler kala elimde karnelerle girdim sınıfıma. Her bir öğrencimle çekildiğim siyah beyaz fotoğraflarımızı iliştirmiştim karnelerine. Yaşadığımız ilkler elbet hatırlarında kalacaktı da küçük bir karne hediyesi olarak Evren öğretmenlerinin son bir anısı onlara refakat etsin yol boyu istedim. 9. sınıflarla vedalaşmaya doyamadık, 12’lerle konuşmaya… “Hiç kötü anımız yok“ dedik, varsa da unuttuk. Hepimiz aynı rüyayı gördük, aynı hayali doyasıya yaşadık.
Dönemedim o gün Aydın’a. Fotoğraflar çekildik, dertleştik, geçmiş günleri yad ettik, müzik eşliğinde dans ettik… Hava kararana kadar okulun bahçesinde odun ateşiyle semaver yakıp çay içtik, edebiyat dersi için ezberlenen şiirleri dinledik, ağladık… Çok ağladık…
Akşam, Dalama‘nın eski parkında toplandık. Anneler babalar da gelmişti. Ne çok kalabalıktık, inanamadım. Babalarla helalleştim, ağlayan anneler gördüm, onların KPSS adına hayır dualarına amin dedim. Gecenin geç saatlerine kadar şarkılar, türküler söyledik hep birlikte. e-vren öğrencileri, sadece bana değil, Dalama’ya ilkleri yaşattı dün gece de…
Gece, öğrencilerimin evinde kaldım. Sabah da 10.20’de ayrıldım Dalama’dan… Yüreğim buruk, gözlerim dolu, beynim bir dünya hatırayla bezeli her gün 1 saat 20 dakika katettiğim yolları seyrettim…
Ben, öğrencilik hayatım boyunca birkaç öğretmenim haricinde çoğundan “nasıl bir öğretmen olmamam gerektiği“ni öğrenmiştim. Sahip olamadığım ama yaşamak istediğim öğretmenliği yaşatmaya çalışmıştım hayatımın bu ilk tecrübesinde. Benim canım 75 öğrencim de bana, “nasıl bir öğretmen olmam” gerektiğini öğrettiler. Öğretmenliğe veda mı bu benimkisi yoksa bir ara mı zaman gösterecek. Ama sınavları aşamayıp, hiçbir zaman atanamasam bile “hiç öğretmenlik yapmadım“ demeyeceğim. Benim 75 e-vren öğrencim var; kendilerine “e-vren’in gençleri” diyen….
Öğrencilerimle çekildiğim tüm fotoğraflardan oluşan albüme aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz:
Öğretme’nin “E” Hali |