Site icon e-vren günlüğü

HAKLARINI UNUTMA

Kesecek kurbanı olmayanlar… Öpecek ele sahip olmayanlar… Arayandan sorandan eksik olanlar var. Yol boyu bunlar aklıma geldi. Herkeste bir telaş, bir koşuşturma. Aralık ayına daha dün girmişiz, bugün ilk haftasını bitirmişiz. Otobüsler, dolmuşlar dolu; yollar kalabalık; bankaların içi dışı curcuna… Bunca hengamenin içinde benim aklım nelere takılıyor.

Dokuz günlük tatile girmeden önce öğrencilerimin hemen hemen hepsiyle bayramlaşmaya, hepsini tek tek öpmeye çalıştım. Tuhaf bir duygu ama onları çok özleyecekmişim gibi bir duyguya kapıldım. Bayramın hemen ardından Ziya‘nın askere gidecek olması bu kez değişik bir bayram geçireceğimizin sinyallerini veriyor. Açıkcası bayram havasına giremedim bir türlü.

Bu haftayı bütün sınıflara yazılı yaparak geçirdim. Geçen hafta 9. sınıflarla imzaladığımız sözleşme, bir şekilde duvardan sökülüp çöpe atılmış; onlar da buna tepki gösterip sözleşmeyi yeniden duvara yapıştırmışlardı. Sözleşmelerine sahip çıkan bu gençler, üstelik benden sonra 3 öğretmene daha o sözleşmeyi imzalatmayı başarmışlar; bunu da bir müjde olarak derste bana söylemişlerdi. Sözleşmeyi ciddiye alıp, sahiplenen gençlerin bu tavrı beni duygulandırmıştı.

Bunun üzerine bugün yaptığım yazılının son sorusu “Sınıf Sözleşmesinin Maddeleri”ydi. Yazılıdan önce bantlarını çıkarıp okunmaması için sözleşmeyi ters çevirdim. Soruyu görünce şaşıran sınıfa mesajı vermenin tam vaktiydi: “İmzaladığın sözleşmeye sahip çık; haklarını unutma!

Büyük çoğunluk cevap kağıdına yazdıklarıyla haklarını unutmadıklarınıgösterdiler. Hepsi daha şimdiden birer demokrasi bekçisiydi.

Exit mobile version