Sesli İçerik Platformu Yodiviki Nedir?

Yodiviki, iş modeli ve yazılımı bütünüyle Türkiye’de geliştirilen “dünyanın ilk sesli içerik platformu”dur.

Türkiye’nin ilk sesli içerik platformu Yodiviki, zengin ve eğlenceli içeriğinin yanı sıra kuralları değiştiren telif modeline sahip. Eser sahiplerine şeffaf telif takip sistemi sunulmakta. Akıllı telefon ve tabletlerden erişilen Yodiviki’nin Android versiyonu Google Playstore’da, iOS versiyonu ise Apple Store’da yer alıyor. Mevcut içerikleri Türkçe eserlerden oluşan Yodiviki’nin temel hedeflerinden biri bu coğrafyada üretilmiş Türkçe yazılı kültür ürünlerini farklı dillerde seslendirerek tüm dünyaya açmak.

Continue reading →

Yeni Medya Ne Kadar Yeni?

Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü Öğretim Görevlisi İsmail Hakkı Polat‘ın Akbank Sanat’ta başlattığı “Yeni Medya Söyleşileri”nin üçüncüsüne katıldım. Konusu “Yeni Medya ve Yayıncılık”, konuğu onedio.com’un kurucusu Kaan Kayabalı’ydı.

Continue reading →

Hikâye mi Öykü mü

Kelimeleri, bazen bilinçli bazen bilinçsiz şekilde kullanırız. Bu, bizim kültürel birikimimizle ilgili ipuçları verir. Eş anlamlı kelimelerden hangisini kullandığımızın da çoğu zaman farkına varmayız ama hangisini tercih ettiğimiz de bizim hakkımızda fikir verebilmekte. “Bütün” mü diyorsun “tüm” mü? “Ayrıntı’yı mı kullanıyorsun “detay”ı mı? “Kelime”yi mi yoksa “sözcük”ü mü daha çok kullanıyorsun? “Mesela”yı mı “örneğin”i mi tercih ediyorsun? diye sorduğum arkadaşlarım olmuştur, kısa bir şaşkınlık yaşayıp bunun üzerine daha önce hiç düşünmediklerini söylerler, eş anlamlı kelimelerden hangisini kullandıklarını sorgularlar. Bu kez de “hikâye mi öykü mü?” bunun üzerine düşündüm. İlk bakışta eş anlamlı gibi görünen bu iki sözcük aslında tam olarak aynı anlama gelmiyor. Örneğin Doğan Aksan da dilde eş anlamlı sözcük olamayacağını savunuyor. Hikâye nedir, öykü nedir, biraz daha yakından bakalım:

Continue reading →

Blog yazmaya yeni başlayacaklara önerilerim

E-günlük olarak tanımladığım blog yazmaya başlayalı tam 13 yıl 6 ay oldu. Gerçek anlamda günlük tutmaya ise 25 Ekim 1995 tarihinde başlamışım. Geçen gün, eski günlüklerimi tekrar elime alıp karıştırırken hatırladım. Defterde başlayıp internet ortamındaki bloğa uzanan günlük tutma maceramın ilk ateşini Çocuk Kalbi adlı eseriyle Edmondo De Amicis ateşlemiş. Bunu, yirmi dört yıl önce şu cümlelerle anlatmışım: “Böyle günlük yazmaya nasıl başladım, nerden ilham aldım biliyor musun? Çocuk Kalbi adlı kitaptan. Edmondo De Amicis yazarıydı. Bir çocuğun günlüğünde yazanları bir kitapta toplayıp anlatmış. Çok güzeldi ve bunun bana yararı çok oldu. Gerçekten kitap okumak çok yararlı ve insanlara bazı konularda çok yardımcı oluyor.”

Continue reading →