Servet-i Fünun Cesaret(sizliğ)i

Fenlerin Zenginliği anlamına gelen Servet-i Fünun dergisinin bir edebiyat dönemine ismini vermesi ne kadar ilginçse bu dönem şairlerinin bencilliği, içe kapanıklığı, vurdumduymazlığı da bir o kadar ilginç değildir.

Eskiden beri, Divan Edebiyatı ile Servet-i Fünun Edebiyatı özelliklerinin bir kısmını birbirine benzetmişimdir. Ortaya konulan eserlerde halkın yaşayışının bir kenara itilmesi her iki dönemin öne çıkan özelliğidir ancak benim gözümde ikisi arasındaki keskin çizgi de o dönem sanatçılarının yönetime karşı tavırlarıdır. Divan şairleri ne kadar padişah yanlısı, hatta çoğu zaman “yalakalığa” varan bir edebi tutum sergilemişlerse Servet-i Fünuncular da bir o kadar suya sabuna dokunmayan ve padişaha yaranmaya çalışmayan ama onun sinirini de bozmayan bir edebi tavır takınmışladır.

Tevfik Fikret, Servet-i Fünun’u edebi bir dönem haline getirmiştir ama ben asıl onun topladığını dağıtan “dağıtan”ı olumlu manada kullanıyorum şöyle ki Hüseyin Cahit Yalçın‘ın cesur duruşunun Servet-i Fünun içinde unutulmaz bir yeri olduğunu düşünüyorum. O dönem sanatçılarının büyük çoğunluğu padişahın baskıcı tutumuna boyun eğip içine kapanık bir hal almışken Hüseyin Cahit, Fransız İhtilali’ni konu alan makalesini kaleme alma ve dergide yayımlatma cesaretini göstermiştir. Tabi bu cesaret, derginin kapatılmasına ve Servet-i Fünun döneminin sona ermesine sebep olmuştur ancak yine de Türk Edebiyatı adına takdir edilesi bir özgürlükçü davranıştır.

evrengunlugu.net

2010-2011 dönemindeki yayın süresince Acil İhtiyaç Projesi Vakfı‘nı, AİP Vakfı’nın proje ve çalışmalarını gönüllü olarak desteklemektedir.

2 Comments

  1. Edebiyat ve Hukuk’un içeriğini tam bilmiyorum,ama Servet-i Fünûn denilince aklıma hep Sis gelir.Tevfik Fikret’inki de bir cesaret.

  2. Sanatli ve süslü bir uslubu sevdiğim için divan edebiyatini da seviyorum. Bunda belki farsçadan hoşlanmamın da etkisi var.Kimse bunu türkçeye ihanet olarak görmesin;) Bildigim kadarıyla servet-i fünun divan edebiyatina bir başkaldırıştı. Elbetteki cok uzaga gidilememiş ama köklerinden kim sancısız ve hızlı kopabilmiş ki.
    Ismarlama edebiyat olamaz elbette, ama aradaki guzel edebi eserleri da ayırıp hakkını vermek gerek bence :)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir