Fotoğraf Dolu Bir Hafta Sonu

Gelenek bozulmadı, Başak Ölmez de kendine ait tarzıyla diğer 28 MisAfiR KaLeM gibi e-vren dünyasındaki yerini aldı. İlk defa denenilen bir türle hem hikayesinin isim babalığını bana hem de sonunu okuyuculara bırakarak e-vren günlüğü’ne yakışır sıra dışalığa katkıda bulunmuş oldu. Sevgili Başak’a teklifimi kabul ettiği ve bu e-yaşam yolculuğunun ayrılmaz bir parçası olduğu için teşekkür ediyorum. Şimdi Kasım’daki 30. MisAfiR KaLeM için geri sayım başladı.

e-vren günlüğü’nü yeni MisAfiR KaLeM’e emanet etmişken, Cuma günü Aydın sokaklarındaydım ve Ali Rıza Efe‘den sonraki ikinci model çalışmasını yaptım. Fırat‘la yaptığımız çekimleri 3 farklı açıdan sunmaya karar verdim. İlk defa denediğim bu tarzı sonraki çalışmalarda da devam ettirmeyi düşünüyorum çünkü bu yeni fikir çok hoşuma gitti. Sevgili Fırat’a modelliği ve fotoğraf çekimlerindeki yoldaşlığı için teşekkür ediyorum. “Portre”, “Detay” ve “Kamera Arkası” başlıklı 10 Ekim tarihli çalışmaları 13 Ekim Pazartesi günü evrengunlugu/flickr‘da paylaşacağım.

Fotoğraf dolu bir haftasonu geçirmek istediğimi facebook‘tan belirtmiştim. Mehmet Ali BİRAND‘ın yerine ana haber bültenini sunmak istiyorum deseymişim, o da gerçek olacakmış sanırım. Pazar sabahı 07.30’da Koçarlı yollarındayım. Sevgili Ümran‘ın ulaşım sponsorluğunda Koçarlı’nın dağ köylerine doğru yol alıyoruz. Sonbaharı yaşayan Türkiye’nin aksine buralarda adeta ilkbaharın izleri görülüyor. Her yer yemyeşil, mis gibi hava. Cincin Köyü‘nden başlayan fotoğraf çekimleri Çeşme Köyü ile sona eriyor. Ümran’ın söylediğine göre 70 km yol yapmışız. 08.30’dan 12’ye kadar süren 7 köy merkezinden kısa notlar ve üzerinde çalıştığım birkaç kareyi önümüzdeki günlerde evrengunlugu/flickr‘da paylaşacağım.

Bu kadar fotoğrafla iç içe günlerin ortasında televizyonu açtığımda fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut‘u canlı canlı seyredeceğimi hiç hesaba katmamıştım. Okan Bayülgen‘in zeka ürünü yeni programı Disko Kralı‘nın prova bölümündeki konuklardan biri de Mehmet Turgut’tu. Kendisini birkaç ay önce internette dolanırken keşfetmiş, çektiği fotoğraflar karşısında hayran kalmıştım. Halbuki Deniz Akaya, Teoman vs gibi ünlü isimlerle çalışıyor olmasına rağmen bunların hiçbirinden haberim yoktu : ) Eylül solarına doğru Hürriyet Cumartesi ekinde kendisiyle yapılan röportajı görünce çok şaşırmış, Mehmet Turgut’un ne kadar ünlü bir fotoğrafçı olduğunu o zaman anlamıştım {Rezilim, çok rezilim} Sadece fotoğraflarından tanıdığım bu sanatçıyı televizyonda canlı olarak ilk kez seyretmenin de heyecanı başkaydı. İki mesajıma hemen cevap verme nezaketini gösteren Mehmet Turgut’un ne kadar alçakgönüllü bir sanatçı olduğunu ekranda kaldığı süre boyunca görmek mümkündü.

Başak’ın heyecan veren MisAfiR KaLeM yazısı, Safiye Sultan’la uzun bir aradan sonraki pazar maceramız, Fırat’ın objektife çok yakışan modelliği, asker arkadaşlarım Yasin ve Haluk’un uzun telefon sohbeti ve Ümran’ın yoldaşlığıyla Koçarlı Köylerindeki fotoğraf avı ile hareketli bir hafta sonu “adı üstünde” harika bir şekilde son buldu.

2 Comments

  1. ne kadar güzel dolu dolu bir hafta sonu. hani “cana can katıyor” derler ya sanırım öyle olmalı…Fotoğrafları merakla bekliyorum.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir