Hangi Blogları Okumuyorum?

Bilgisayar başında, internette ve özellikle de e-vren günlüğü’nde fazlaca vakit geçiren biriyim. 4 yılı aşan blog macerama rağmen, sağlam bir blog okuru olduğumu söyleyemem. Hem vakitsizlik hem de bilgisayar ekranından yazı okumayı sevmemem bunda etkili. Ama elbetteki bu, ısrarla ve düzenli olarak takip ettiğim herhangi bir blog yok anlamına gelmiyor. Ayrıca zaman zaman kaliteli içeriğe sahip yeni bloglar keşfettiğim oluyor ve bu beni heyecanlandırıyor.

Daha da Önemlisi: Hangi Blogları Okumuyorum?

Okuduğum blogların isimlerini vermeyeceğim çünkü alınan darılan olsun istemiyorum. Zaten yazıyı yazma amacım da hangi blogları ne için okumadığım yönünde. Şöyle dersem daha doğru olur: Hangi blogları okumuyorum:

* Yazım hatalarıyla dolu; günlük konuşma diliyle adeta klavyelere rastgele basılarak yazılmış; sesli harflerden yoksun blogları

* Yazarının kendini gizlediği; tek bir kare fotoğrafını koymadığı; sahibi konusunda bayan mı erkek mi o konuda bile bir fikir vermeyen blogları

* Takdire şayan bulup, bir iki yazısına yorum yaptığımda yazarının ne yorum kısmından ne de e.posta yoluyla cevap verme nezaketini göstermediği blogları {Yorumların cevaplandırılmasını, kişisel fotoğraflara yer verilmesi kadar önemsiyorum}

* Arama motorlarının en üst sıralarında yer alabilmek adına alanında uzman olmadığı her güncel konuda yazıların yer aldığı blogları {ki bir bakmışsınız o konuda yüzlerce blogta aynı yazı vardır} 

* Girer girmez her tarafından hareketli yazılar, reklamlar, cıngıl cıngıl süsler fışkıran ve bu yüzden dakikalarca açılamayan blogları

* Herkesin bahsettiğinden bahseden ama bir türlü kendi hayatından bahsetmeyen; daha açık bir ifadeyle adına yaraşır bir şekilde kişisel bir günlük olmayan blogları okumuyorum. Kazara girip yukarıda rahatsız olduğum özelliklerden birini gördüğüm bloglara bir daha uğramıyorum.

Sık kullanılanlardaki blog klasörümde 20 tane blog adresi kayıtlı. Bunların çoğunu her gün açıp okumasam da arayı çok açmadan mutlaka girer, inceler ve okurum. O 20 blogtan 5-6 tanesine ise illaki her gün girer, yeni bir yazı eklenmiş mi diye kontrol ederim.

Bunun yanında iyi bir yorumcu değilim :) Bloglarını sıkı bir şekilde takip ettiğim arkadaşlarım da bilirler ki pek nadir yorum yapan biriyimdir. Bu, bazılarına Evren, beni okumuyor hissini verse de artık bu yanlış düşünceyi aşan arkadaşlarım da yok değil :) 

13 Comments

  1. Kim olduğum önemli değil,sadece bir okurum diye ismini “Kimse” olarak kaydedenlerin de yorumlarını da mı okumuyorsunuz yoksa?

  2. 7 tetikte takip ettiğim, 3 ender uğradığım olmak üzre nur topu gibi 10 blogum var :D
    Bence itina ile yazılmış blog okuruna saygı göstermektir aslında.Yalnız şu da var ki ,cılk cılk özel hayatına gömüldüğünüz bir blog yazarınıda okuyamıyorsunuz. Bu blogda her şey tadında tuzunda, ee yazarı da zaten bir edebiyatçı ,okumamak gibi bir şık yok. Fotoğraf olayına gelince siz 2012’de, yorum yapanlardan da ön şart olarak fotoğraf isteyeceksiniz gibi geliyor ya, hayırlısı :D

  3. Evet.Evrene hitabetmeyen blog yazmayın arkadaşlar. Cins,cibbilliyet ve görsel çok önemli düşünce dünyamızda..mayolu boy fotosu; OHH,ne ala.blog yazarlarını küçümsediğimden değil ama o en büyük yazarların bile diktesini imla klavuzuna bakıp başkaları yapmıyor mu? Sokak ağzıyla yazılsa okumazlarmış :D Ya Okumuyor adam zorla mı?

  4. Ben dahil blog yazarları bu maddelere dikkat etmeliler. Yalnız sadelik kısmına gelince; evet sade olmalı ama estetikten ödün vermemeli. Bunu sen kendi blogunda başarabildin mi derseniz; orası muamma tabi..

  5. Evren ”yine kendini çok iyi ifade etti” demek uygun olur galiba bu yazıya dair=)

  6. Ben imla kurallarını önemsemeyenleri bırakın okumamayı, bu tür kişilerin yazdıklarını ciddiye bile almıyorum.

    “Lisanına sahip çıkmayan bir millet yok olmaya mahkûmdur.”

  7. Sade olması bir +’dır benim için. Göz yormasın da, istediği yere istediğini koysun. Yazdığı yazıya bakarım kişinin, kim olduğu da önemli değildir benim için, orjinal olması yeterlidir. Okurken senin gibi zorlanıyorsam, kapatır giderim. Zaten bu özen vermediği anlamına gelir.

  8. İmla bende cok kötü ya :( Bunun sebebi sms kültürü. kısıtlanmış harfler sayısı yüzünden nokta ve virgülleri kullanmama yada emesende virgülsüz noktasız paldır küldür yazım sekli yüzünden içine hep beraber ettik…

  9. Döndüm son paragrafı bir kez daha okudum şimdi… Evet bazen Türkçe’ye dikkat etmiyorum hatta diğer blogda da övünülecek gibi “ohh beee yazdım gitti yedim tüm imla kurallarını ” gibi ifadeler yazıyorum bu durumda okumaman doğaldır :)

  10. İşte bu düşüncelerin bile seni okumak için yeterli birer sebep.

    Sonuna kadar katılıyorum bazen blog yazarlarını insanlar köşe yazarları gibi eleştirseler de içinden geldiği gibi özgür olmalı insan en azından yazarken diye düşünüyorum bende..

  11. ben bloglara bir nevi “ev” gözüyle baktigim için çeki düzen verilmis olmasina da dikkat ediyorum; okurken gözü yormayacak, sizin de belirttiginiz gibi her kösesinde reklamlar olmayacak…

  12. Herkes böyle olsa bu sayılan bloglar biraz olsun kendine çeki düzen verir belki ama, sanırım bunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir