{Ocak ‘09 MisAfiR KaLeM Yazısıdır}
“Birkaç saniye bile olsun zamanı geri getirene bütün servetimi vereceğim“ demiş kral. Herkes bunun imkânsız olduğunu söylemiş krala. Zamanı geri getirmek gerçekten imkânsız. Zaman öyle hızlı geçiyor ki onu durdurmak mümkün değil. Küçükken büyümek ister insan ama büyüdüğü zaman da “keşke tekrar çocuk olsam“ der.
İlkokula başladığım günü daha dün gibi hatırlıyorum. Ablamla beraber gitmiştik kayıt yaptırmaya. Okula giderken ağlıyordum “okula gitmek istemiyorum“ diye. Genelde okula ilk başlayan çocuklarda hep böyledir. Oyunu bırakıp okula gitmek istemezler. Şöyle dönüp arkama baktığımda okula başladığım günden 14 sene geçmiş ve 3-4 sene sonra öğrenim hayatımı tamamlayıp hayata atılacağım. Bu kadar hızlı geçmiş yani zaman.
Daha dün gibi 2008 geldi kapımı çaldı. İçeri aldım ve bugün de yolcu ediyorum. Yolcu ederken kapıda 2009 bekliyordu. 2009, 2008’e göre gayet neşeliydi. (Daha ne yaşayacağını, nelerle karşılaşacağını bilmiyordu çünkü.)
2008 yılında diğer yıllarda da olduğu gibi Türkiye ve dünyada hafızalardan silinmeyecek birçok olay yaşandı. İnsanoğlunun şöyle bir özelliği vardır: “Bardağın boş tarafına bakmak“. Yani hep olumsuz olayları görmek, hayatın iyi ve güzel taraflarını görememek. Bu bağlamda 2008 e şöyle bir göz atacak olursak bardağın boş kısmının daha fazla olduğunu görmek kaçınılmaz olur.
2008 in sonlarına doğru kendini ciddi şekilde hissettiren ve tüm dünyayı sarsan ekonomik krizin bu boşlukta ki payı oldukça fazladır. Ne kadar da ülkemizi teğet geçecek dendiyse de halkın tabiri ile “deldi geçti.” Binlerce kişi işten çıkarıldı, yüzlerce fabrika kapatıldı ve dünyanın en ünlü banka ve şirketleri iflas etti. Ekonomik kriz sonucun da işsizlik gibi toplumsal sorunlar meydana geldi.
Yeni yıla girmeye birkaç gün kala 2008’in en çok konuşulacak ve etkisi 2009 ‘da da devam edecek olan olaylardan biri de İsrail’in Filistin’i işgali… İsrail’in operasyon diye adlandırdığı fakat operasyonla ilgisi olmayan Filistin katliamı…(adını siz koyun artık) Her gün onlarca masum çocuk ve sivil hayatını kaybederken, yüzlerce kişi evsiz barksız kalırken İsrail saldırıya devam etmekte, ABD ve AB gibi büyük güçler sessiz kalmaktadır. Bu durum da akılda birçok soru işareti meydana getirmektedir!
Krizsiz, savaşsız, güzel, mutlu ve sağlıklı bir yıl geçirmeniz dileğiyle…
—-
2009’un ilk MisAfiR KaLeM’i Ali Rıza KONYALI, 1989 Aydın doğumlu. Marmara Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümü öğrencisi olan Ali Rıza, geçen yıl da “Bir Aydın Efesi” konulu fotoğraf çalışmasında bana modellik yapmış, efe fotoğraflarıyla e-vren günlüğü’nde arz-ı endam etmişti.
zaman hep akıp gidecek durduramayacağız..önemli olan ileriye bakıp mutlu olabilmek yaşananlar çok geride kaldı..geriye bakma çok saçma inşallah 2009 mutluluk yılı olcak..
çok güzel bir konuya değinmişsin.inşaallah bizde zamanımızın ne kadar önemli olduğunun farkına biran önce varırız.teşekkür ediyorum.2009’un herkese bereket getirmesi dileği ile…
Hayatta en adilce pay edilmiş ve en acımasızca çarçur ettiğimiz “zaman” için, herkesin biraz daha düşünerek ve dikkatli yaşaması gerektiğini belirtmek istiyor ve sana da bu güzel yazın için teşekkür ediyorum…
“Krizsiz, savaşsız, güzel, mutlu ve sağlıklı bir yıl geçirmeniz dileğiyle…” AMİİİN
Çok güzel ifade etmişsin kendini rızacım, kalemine sağlık, beraberce nice yıllara…
yazı çok anlamlı olmuş zamanı geriye alamayız fakat yaptığımız yanlışlara bakıp tekrarlamamaya çalışmalıyız en önemliside insanların kalbini kırmamak,üzmemek çunkü bunu hiç bi zaman telafi edemeyiz ne kadar helallık alsakta Allah buna razı olmaz…umarım 2009da daha guzel daha mutlu gunler bizi beklıyodur…